ay hasret'ime yazıkya ben biliyorum reyhan ve aslı neden hasret'e öyle davrandığını hasret'imin güzelliğini kıskanıyo aslı hasret'i güzelliğini reyhan kıcığıda hasret'imin fiziğini eminkki ya no olur hasret'biraz gelişsin de aslı ve reyhana bi güzel kapak olsun kesin hasret düzelmellerin olursa murat levent arda hasret'e aşık olur kesin o zaman ben görürüm aslı ve reyhan suradını ama bu benim fikrim senaryu kim yazıyosu benim ricam tek hasret'konuşmalıranı düzkün olsun o kadar..

(Gülnaz tepeliğe gider. Gece ilerleyen saatlerdir. Hasret içkiyi fazla kaçırır.)

Murat: Hasret?
Hasret: Ne diyon ne? (güler)
Reyhan: Oohoo sarhoş oldu bu ya.
Murat: Ben dedim ama fazla içme diye.
Hasret: Ben saaroş olmadım sen oldun oca!
Murat: Ben sarhoş olmayacak kadar az içiyorum.
Hasret: O zaman Reeyan saaroş oldu.
Reyhan: Ay bu yutuyo ya h leri hahaa
Murat: Reyhan!
Reyhan: Ay tamam.
Hasret: Bişi dicem ben şarkı söyliyimmi?
Murat: Hayır Hasret.
Hasret: Söyliyim söyliyim çiçekçi kız baak bana sarı lira(Murat susturur)
Murat: Tamam gel sen şöyle uyu biran önce.
Hasret: Ben uyumak istemiyom amaa yaa.(sızar)
Murat: Hop hop hop düşecen yere.
Reyhan: Haha sızdı bu ya.
Murat: (Hasreti kucağına alır)
Reyhan: Ay Murat düşürme kızı. haha çok komik bu kız ya.
Nakiye: Noldu Hasrete?
Murat: Sızdı.
Nakiye: Ayy inanmıyorum neyse yatır uyusun.
Murat: Tamam.(Saime gelir)
Saime: Noldu Murat bey?
Murat: Sızdı fazla içtide.
Saime: Yardımcı olayım size ben.

(Hasreti yatağına yatırırlar. Murat dışarı çıkar. Saime Hasretin üstünü değiştirmeye çalışmaktadır)

Hasret: Ya bi bırak be uyuyim.
Saime: Bu kıyafetlerle rahat edemezsin.
Hasret: Ederim ya(uyur)
Saime: İyi nasıl istersen.(odadan çıkar)

(Murat bahçeye çıkar)

Murat: Reyhan ne yapmaya çalışıyorsun sen?
Reyhan: Bişi yaptığım yok.
Murat: Var var.
Reyhan: Ne?
Murat: İkidebir gülüyorsun.
Reyhan: Ona mı gülüyorum ben?
Murat: Bana mı gülüyorsun?
Reyhan: Saçmalama gülünecek neyin var allah aşkına?
Murat: Bilemiyorum.
Reyhan: Murat saçmalamaya başlıyorsun fazla da içmedin.
Murat: Ha saçmalayan benim yani.
Reyhan: Ay tamam Murat kavga etmeyelim şimdi şurda.
Murat: Bencede kavga edecek halim yok zaten.
Reyhan: Leventi aradın mı?
Murat: Haklısın aramam gerekiyor.(Arar.) Alo Levent?
Levent: Naber ya?
Murat: Levent o müzik sesi ne çok yüksek!
Levent: Ya arabada açtım. (Ardayla diskodadır)
Murat: Hıı.(ardanın sesi duyulur)
Arda: Levent abi gel çıtır kızlar var şurda.
Levent: Sus lan Muratla konuşuyorum. Iıı Muratcım?
Murat: Efendim Leventcim.
Levent: Sen napıyorsun?
Murat: Çıtır kızlarla takılıyorum Levent.
Levent: Ulan Arda dedm sana sus diye çaktı durumu.
Arda: Ben gidiyorum kızlara
Murat: Bay bay Arda.
Levent: Git Arda git konuşcam ben senle. He Murat...
Murat: Bende burda mütevazi aile çocuğu gibi Reyhanla içiyorum.
Levent: Reyhanla içiyor musun?
Murat: Hasrette vardı ama o sızdı.
Levent: (GÜLER)
Murat: Neyse sana çıtırlarınla iyi eğlenceler.(Kapar)
Levent: Sana da.(kapar)
Murat: Valla bu ne çapkınlık ya kime çektiler anlamıyorum.
Reyhan: Bilmem. Neyse geç oldu ben kalkayım.
Murat: Otursaydın.
Reyhan: Yok ya annem bekler kalkayım.
Murat: Tamam selam söyle annene.
Reyhan: Tamam görüşürüz hadi.
Murat: Bay.(İçeri girer.)

Ertesi gün. Herkes kahvaltı yapıyordur.

Nesrin: Dün gece kim gülüyordu öyle?
Murat: Ben gülmedim. Ama Hasreti bilemem.
Nesrin: Hasret sen fazla mı içtin dün?
Hasret:(utanarak) evet.
Nesrin: Evimize geldi içmeye başladı hemen.
Murat: Anne lütfen.
Nesrin: İyi tamam.
Murat: Hasret ödevini odana bıraktım.
Hasret: Tamam oca.
Murat: Tamam o zaman ben okula gidiyorum zaten bugün 2-3 ders var erken gelirim.
Nesrin: Tamam.(Murat çıkar)
Hasret: Bende kalkayım.

(Öğlen olmuştur. Murat eve gelmiş, Kitap okuyordur. Nesrin, dışardadır. Hasrette odasında müzik açmış oynuyordur. Murat müziğin sesini duyar ve aşağıya iner.)

Murat: Hasret! napıyorsun sen!
Hasret: Nabim sıkıldım oynuyom.
Murat: Sen delirdin herhalde ya bu ne rezillik!
Hasret: Ne rezilliği be! buraya geldik diye kültürümüzü mü unutalım sende aç zeybek oyna!
Murat: Oynamam ben senin gibi! önemli işler yapıyoruz burda ünlü bir şarkıcı bile olabilirsin !
Hasret: Burda sadece şarkıcılık eğitimi alıyom ben! erbişeyi senden öğrenmiyom!
Murat: Hayır efendim öğreiyorsun!
Hasret: Ben özümü kültürümü unutmam senin gibi sosyetede olmam! Ayrıca o iki karı gibide olmam ben olamam olmakta istemem!
Murat: Arkadaşlarım hakkında düzgün konuşur musun Hasret!
Hasret: Dün gece gördük o Reeyanmıdır nedir nası gülüyodu bana dalga geçiyo benlen be!
Murat: Reyhan beni hiç ilgilendirmez o onun ayıbı ama onun benimle ne alakası varda bana şikayet ediyorsun ben onunla konuştum kime gülüyorsun dedim söylemedi bile!
Hasret: Yerin dibine girdi tabi söyleyemedi Asrete güldüm diye!
Murat: Bak Hasret! buraya geldin ama bu evinde kuralları var! burada hanımefendi olmayı öğreniyorsun artı şarkıcılık eğitimi alıyorsun. Ben bugüne kadar doğumgünü veya normal parti dışında müzik açıp oynamadım!
Hasret: Oyna!
Murat: Neden oynayayım ki? daha önemli işler yapıyoruz burda!
Hasret: E tamam yapıyoz!
Murat: İşin ciddiyedinin farkında değilsin sen!
Hasret: Farkındayım oca!
Murat: Eğer böyle devam edersen senden vazgeçmek zorunda kalıcam!
Hasret: A demek beni göndermek istiyon!
Murat: İstemiyorum ama zorunda kalabilirim! Şimdi uslu uslu otur başka şeyler yap!(çıkar)
Hasret: Ulan ne eziyet be! gelmeyeydim ya! çocuk azarlar gibi azarlıyo beni be!(ağlamaya başlar) Dangoz! ühüü ühüü

(Bu sırada Burhan hapisten çıkar.)

Burhan: O be dünya varmış be yav!(gider)

(Burhan eve gelir.)

Gülnaz: Babam! babam benim nası çıktın sen!
Burhan: Suçsuz olduğum anlaşıldı Gülnazım.
Gülnaz:Gel babam gel! (içeri girerler. Kadriye bağırır)

Kadriye: Buran! telefon vardır sana! Buraan!
Burhan: Kadriye değilmi bu?
Kadriye: Buraan telefon var babaanne arıyo!
Burhan: Geliyom. Gülnazım ben emen geliyom babaanne arıyomuş.(gider)
Gülnaz: Eyvaa yandık bittik Asret yandık! söyleyecek şimdi orda olmadığını be of of! yandık Asret.

Burhan: Anne.
Babaanne: Buran oğlum nabıyon be?
Burhan:İyiyim anne sen iyileştin mi?
Babaanne: İyileşmek mi? asta olmadım ki iç!
Burhan: Nası? Gülnaz asta dedi atta Asrette sana bakıyomuş.
Babaanne: İyi ama Asret burda değil ki?
Burhan:Nerde o zaman?
Babaanne: Orda değil mi?
Burhan: (sinirlenir) Değil! neyse ben kapatıyom.
Babaanne: Buran bi delilik yapma beya! (kapatır)

(Burhan eve gelir)

Burhan: Gülnaz! Gülnaz!
Gülnaz: Efendim baba.
Burhan: Asret nerde?
Gülnaz: Babaannein yanında değil mi?
Burhan: Değil! Bana bak Gülnaz doğruyu öyle Asret nerde! a nerde!!
Gülnaz: Şeyde o...
Burhan: Nerde!
Gülnaz: Asret...şarkıcılık dersi alıyo!
Burhan: Nerde? nerde a nerde söyle!
Gülnaz: Nişantaşında bi villada.
Burhan: Ne! benden abersiz emde!
Gülnaz: Ama kötü bi niyeti yok gösteriye çıkıcak şarkıcı olacak!
Burhan: Ben bi bakayım gene!
Gülnaz: Baba dur baba!!

Bölüm sonu...

3. Bölüm özeti !!

Burhan, Hasretin Muratlarda olduğunu öğrenmiştir. Hemen villaya gider. Ama Hasreti bulamaz. Muratta yoktur. Geri döner. Ama Hasreti aramaktan vazgeçmez. Murat ve Hasret birbirlerinden özür dilerler barışırlar. Murat, Hasrete onu biryere götüreceğini söyler. Ama gittikleri yerde onları bir süpriz bekliyordur...Acaba süpriz ne? Burhanla mı alakalı?...

(Not: 3. Bölüm fragmanında Murat ve Hasret koşuyordu. Ama sahneyi kesmişlerdi ben kesmiyorum o sahneye senaryo uyduruyorum )

3. Bölüm= Eyvah Babam !!!

(Burhan, Hasretin yerini öğrenmiştir. Vilaya gider)

Nakiye: Buyrun kimsiniz?
Burhan: Ben Asretin babasıyım.
Nakiye: Ne!
Burhan: Asret burda mı?
Nakiye: Y..yok çıktı o.
Burhan: Emin misin?
Nakiye: Yok dedim ya aaa!!
Burhan: Nerde olduğunu biliyor musun?
Nakiye: Murat beyle çıktılar. Sonra gelin.(kapatır)
Burhan: Ben sana göstericem Asret. Bana aber vermeden elin zübbelerinin villalarında...(gider)


1 Saat geçer. Murat ve Hasret dönerler.

Murat: Kimse yokmu?
Nakiye: Hoşgeldiniz. Alıyım paltolarınızı.
Hasret: (Murata dil çıkarır.)
Murat: (oda hasrete dil çıkarır.)
Nakiye: Noluyo size? küstünüz mü?
Murat ve Hasret aynı anda: O başlattı !
Nakiye: Küssünüz. Neyse ben mutfağa iniyorum.
Hasret ve Murat aynı anda: Odama gidiyorum. Beni taklit etmesene. Gıcık (giderler)

(Murat Leventi arar.)

Murat: Levent?
Levent: Vay naber ya?
Murat: İyiyim sen?
Levent: İyi.
Murat: Ofisteysen geliyim mi?
Levent: Tamam gel.
Murat: Tamam görüşürüz.
Levent: Tamam görüşürüz.

(Burhan mahallededir)

Gülnaz: Babam buldun mu Asreti?
Burhan: Yok çıkmış Muratmıdır adı nedir onlan çıkmış.
Gülnaz: Tamam baba kötü bişi yapmıyorlar ki orda
Burhan: Bana aber vermeden ama gitti oraya.
Gülnaz: (bilemiyorum der gibi bakar)

(Murat, Leventin ofisine gitmiştir)

Levent: Murat? noldu sana?
Murat: Hasretle kavga ettik.


devamı sonra...

Levent: Neden ama?
Murat: Ben ona ödev bıraktım. O çalışmak yerine odasında göbek atıyordu.
Levent: Oohoo kız baya bi oynak çıkmış desene
Murat: Levent!
Levent: Tamam hacı kızma ya. Bak Murat bu kızdan bişi olmaz.
Murat: Levent aynı konuya dönme gidicem şimdi burdan ha!
Levent: Tamam ama kariyerin ne olacak?
Murat: Bişi olmaz. Gerçi biraz zorlancaz ama...
Levent: Sen bilirsin karışmıcam zaten sana.
Murat: Aslında bende kızın üstüne fazla gittim. Kızda sıkıştı kaldı 2 dünya arasında.
Levent: Suç onda ama dediklerini yapmıyor. Sonuçta öğretmensin sende.
Murat: Olsun olsun ben bu akşam konuşucam onunla.
Levent: Karışmıyorum.

(Murat, eve döner)

Murat: Nakiş !!!
Nakiye: Hoşgeldin Murat nasılsın?
Murat: İyiyim. Hasret napıyor?
Nakiye: Ay sorma odada çalışıyor bide ses çıkarıyor...
Murat: Çalışıyor ama yani.
Nakiye: Hıhı.
Murat: Neyse ben odama çıkıyorum dinlenicem rahatsız edilmek istemiyorum.
Nakiye: Olur ses çıkartmam ben.

(Akşam olmuştur. Herkes yemek yiyordur.)

Nesrin: Nereye gittiniz bugün?
Hasret: Okula.
Nesrin: Naptınız?
Hasret: Amaan bir sürü ıvır zıvır öğrendim.
Murat: (öksürmeye başlar)
Nesrin: Murat !
Hasret: Oca oca su iç al.
Murat: Tamam iyiyim. Ivır zıvır derken?
Hasret: Sıkıcı şeyler.
Murat: O senin sıkıcı dediğin şeyler işine yarayacak ama.
Hasret: Orası öyle oca. Neyse ben kalkıyom.
Murat: Tamam.
Nesrin: Bu işkence ne zamana kadar devam edicek Murat?
Murat: Gösteriye kadar.
Nesrin: Allahım çıldırcam ben bu çocuktan. 2 Çocuk vardı zaten beni delirten 3 oldular.
Murat: 2 çocuk?
Nesrin: Muratcım sen ve Levent oluyor o 2 çocuk. 3. cüde Hasret!
Murat: Bana çocuk mu diyorsun?
Nesrin: Aynen öyle çocuksun çünkü.
Murat: Ben kalkıyorum.
Nesrin: Yemedin bişi ama.
Murat: Olsun yerim sonra.
Nesrin: Gecenin yarısı yersin hep küçüklükten beri ay nasıl kilo almıyorsun ona hayret ediyorum.
Murat: Bilmiyorum alıyorum aslında.
Nesrin: Yoo göbek yok sende.
Murat: Bu ne o zaman anne? demekki benimde fazla kilolarım varmış.
Nesrin: (güler) Ay birden Reyhan geldi aklıma.
Murat: Aynen he (güler)

(Hasret bahçede oturuyordur. Murat gelir)

Hasret: Niye geldin?
Murat: Oturucam
Hasret: Bi an için beni azarlamaya geldin sandıydım.
Murat: Sanma bence sadece oturup konuşmak istiyorum.
Hasret: Ne konuşcaz peki?
Murat: Havadan sudan...
Hasret: Tamam.
Murat: Dün için...
Hasret: Dur dur bende sana dünle alakalı bişi dicem.
Murat: Tamam de.
Hasret: Ben özür diliyom senden. Sonuçta ciddi bi iş yapıyoz burda. sen ocasın ben talebeyim. ne dersen onu yapmam gerekiyo.
Murat: Lafı ağzımdan aldın.
Hasret: Özür mü diliyon?
Murat: Evet.
Hasret: Tamam barıştık o zaman.
Murat: Barıştık. (El sıkışırlar)
Hasret: Kankiyiz a ! yani arkadaşız yani oca- talebe ilişkisi.
Murat: Tamam tamam gerilim yaratma. Arkadaşız.
Hasret: Tamam.
Murat: Bak ne dicem yarın seni bi yere götürücem.
Hasret: Nereye?
Murat: Süpriz ama çok sevdiğim bir yere her zaman gittiğim bir yere.
Hasret: Oley be !
Murat: Bencede oley ama burda kalırsak biraz daha yarın ikimizde yatağa düşücez
Hasret: Yatağa düşücez derken? ne diyon oca sen!
Murat: Ne ?
Hasret: İkimiz yatağa düşücez dedin ya ? bana bak geliyo osmanlı tokadı
Murat: Hasta olucaz ikimizde bütün gün yatmak zorunda kalıcaz anlamında.
Hasret: ee bende ikimiz yatağa düşücez derken şey anladıydım...
Murat: Hıı anladım. Neyse hasta olmadan içeri naş naş
Hasret: Tamam oca.

(İçeri girerler)

Kobra: Şimdi Buran aga nabmayı planlıyon?
Burhan: Villaya gidip takip mi etsem yarında giderler bi yere belki.
Bekir: Çaylar geldi beyler. Nabıyonuz ne konuşuyonuz be?
Kobra: Buran aganın planı.
Bekir: Plan mı ne planı?
Burhan: Villaya gidip takip edecem konuşucam Asretle.
Bekir: Ne villası?
Burhan: Yani babaannenin villası ya öyle villa dediğimde 2 katlı ev bana ep villa gibi gelirde.
Bekir: Aaa anladım.(içeri geçer)
Kobra: Bilmiyo mu?
Burhan: Ayır bilmiyor.
Kobra: Ucuz atlattın öğrenecekti.

(Ertesi gün olur. Murat ve Hasret arabadadır)

Hasret: Öne oturayım mı?
Murat: Arka daha rahat. Hem öne geçersen kemer bağlamak zorunda kalırsın belki rahatsız olabilirsin.
Hasret: Kemer mi? sayi sen niye kemer takıyon?
Murat: (durgunlaşır dalar)
Hasret: Ocaa oca sana diyom !
Murat: Hı Ne Hasret?
Hasret: Araba kullanıren dalma e. neyse niye kemer takıyon ki?
Murat: Hem zorunlu hemde kaza olur diye.
Hasret: Kaza olunca yani engelliyomu kemer kazayı?
Murat: Hayır. dışarı fırlayabilirsin.( Yaptığı kazayı ve Selini hatırlar)
Hasret: Murat oca daaa çok var mı?
Murat: Hı..e..evet var.
Hasret: Uyuyım mı?
Murat: Uyu.

Burhan: Gülnaz! ben çıkıyom.
Gülnaz: Nereye babam?
Burhan: Ya öyle dolaşcam işte.
Gülnaz: Bi delilik yapma oraya gitme gibi.
Burhan: Tamam Gülnaz yapmam.

(Burhan villaya gelir)

Nakiye: Kusura bakmayın ama Hasret bu seferde yok.
Burhan: Tamam nereye gittiler?
Nakiye: Iıı şeye ya...heh hatırladım Şile taraflarında bi yere.
Burhan: Tamam.
Nakiye: İyi günler.
Burhan: İyi günler.(kapıyı kapartır) Ulan Asret bana aber vermeden gelirsin ya buraya e ne diyim sana beyav.

(Burhan, kestirme yoldan gider. Onlardan önce ulaşır. Murat ve Hasret başka yere ordan Burhanın olduğu yere gideceklerdir. Ve ulaşırlar.)

Murat: Hasret..uyan hadi geldik.
Hasret: Geldik mi? aa ne güzel bi yer be.
Murat. İn hadi.

(İnerler)

Murat: Hava alırız diye düşündüm bide çalışırız diye.
Hasret: Ya biraz oksijen çekelim be oca.
Murat: İyi tamam.
Hasret: Oyun oynayalım mı?
Murat: Bu yaşta ?
Hasret: Eee ne var?
Murat: İyi tamam kimse yok zaten.
Hasret: Ebelemeç oynıcaz. Ben ebe olcam sen kaççan ben seni yakalıcam.
Murat: Ne! Hasret çıldırdınmı ikimizde kazık kadar olduk.
Hasret: Yaa nolur ocaa nolurr lütfen lütfen.
Murat: İyi tamam.
Hasret: 3 E kadar sayıyom kaç. 1-2-3 (Murat koşmaya başlar. Hasret peşinden gider)

yarım saat o oyunu oynalar. İkiside yorulmuştur. Oturmaktadırlar.

Murat: Off ya koşmaktan karnım ağrıdı. Çocuk gibi olduk zaten.
Hasret: Ne hızlı koşuyomuşun be oca yakalayamadım seni. ama benimde ağrıyor.
Murat: Nasıl çalışcaz şimdi ?
Hasret: Yürüyoz ya çalışırken bişi olmaz.
Murat: Haklısın hadi deniz kenarına gidelim.

(Çalışıyorlardır)

Hasret: Napcaz burda?
Murat: Adını bağıra bağıra denize haykır.
Hasret: Ne?
Murat: Dediğimi yap.
Hasret: Tamam AAAASSSSREEEETTT! Oca sende yap adi.
Murat: Tamam. MUURAAATTT!
Hasret: Aaaassssrrreeeetttt!
Murat: Tamam şimdi istediğin bir şarkıyı söyleyerek beni takip et.
Hasret: Tamam. Ooopaas oopaasss oynaa banaa ley lileeyy leey ley liley. yada bu olmaz.
Murat: Evde dinlediğini söylesene.
Hasret: Tamam. yanağım yanağımda dudağım dudağımda...

(Yürüye yürüye Burhanın olduğu yere gelirler)

Burhan: Onlar değilmi bu be? valla o. (Silah hazırlar)

Murat: Evet şimdi yüzünü bana dön geri geri giderek söyle.
Hasret: Ama çiçekçi kızı söylicem.
Murat: Tamam.(hasret burhana ters dönmüştür.)
Hasret: Çiçekçi kıızz baak bana sarı lira vereceem been sana tak sepeti sen..(Murat Burhanı farkeder)
Hasret: Noldu oca? nereye bakıyon?
Murat: Hasret dur.
Hasret: Noluyo be? (yüzünü döner) İnanmıyorum Baba! (gitmeye çalışır murat kolundan tutar)
Murat: Gitme
Hasret: Babam o benim be!
Murat: Hasret silahı var gitme !
Hasret: Ne! (Silahını doğrultur) Baba napıyon sen?
Burhan: Oca aldı kızımı benden emde bana aber vermeden!
Murat: Yürü yürü yürü !!! (Murat ve Hasret koşmaya başlarlar)


Burhan ateş eder. İkiside yere düşer. Burhan gider. İkiside yerde yatıyordur. Ortada kan vardır. Ama kan Muratın mı Hasretin midir belli değildir...

Bölüm sonu....

Not: 3. Bölümde koştukları için böyle bi senaryo uydurdum...

ya no olur murat vurulmasın ya eyer vurulursa hasret' dersi hayata kabul temez hasret vurulsun....

Kusura bakmayın 1 haftalığına tatile çıkmıştım bide banlandım onun için yazamadım bişi ama şimdi yazıyorum 4.bölüm özetini

4.Bölüm özeti !!

Murat ve Hasret yerde yatıyordur. Ama kimin vurulduğu bilinmemektedir. Bu arada Burhan kızını vurduğunu sanıp teslim olmuştur. Ama gitmeden önce Cihan' ı arayıp teslim olmuştur. Murat ve Hasret, Cihan sayesinde hastaneye yetişirler ama biri vurulmamıştır.

Reyhan, kilolarını iyice kafasına takmaya başlamıştır. Sinirden ve üzüntüden kendini yemeye verir. Gerçekten de kilo almaya başlar. Aslı her ne kadar yardım etsede hayır dese de Reyhan, zayıflama hapı kullanmaya başlar. Ama hap Sağlık Bakanlığından onaysızdır...

4.Bölüm fragmanı !!

Cihan: Yardım edin yaralı var! (telefonda)
Görevli: Hangisi vurulmuş?
Cihan: Bilmiyom bakmadım ama ikiside yerde önemlidir diye oynatmıyom ben aberiniz olsun adreste...
Görevli: Tamam en doğrusunu yapıyorsunuz oynatmayın yerlerinden.

Hasret: Murat oca nerde?
Cihan: Yan odada.
Hasret: Ay Ciyan başım acıyo be. Murat ocamı vuruldu a?
Cihan:(susar bişi söyleyemez)

Aslı: Reyhan delirdin mi sen olmaz kullanamazsın onu kaç kişi ölüyor haberin varmı diyet neyine yetmiyor git diyetisyene o daha sağlıklı.
Reyhan: Olmaz Aslı diyetisyen bile bana güler.
Aslı: Cahil cahil konuşma Reyhan obezler gidiyor onlarada mı gülüyorlar.
Reyhan: Tamam kullanmıcam.
Aslı: Sakın

Reyhan: Başka çarem yok diyetistene gidemem güler bana (hap yutar)

Hep Beraber yepyeni bölümüyle burada sizleri bekliyor !!

4.Bölüm= Herkes Yanlış Yapar (Banlandığım için yazamamıştım )

Geçen bölümde Burhan, Hasretin Muratlarda olduğunu öğrenmiş ve Muratla Hasreti silahla vurmuştu. Ama ortadaki kanın Muratamı yoksa Hasretemi ait olduğu belli değildi.

Burhan: Asret ! kızım benim! naptım ben allam naptım! kızım uyan kendine gel.(eline kan bulaşır) ayır olamaz! ben vurmuş olamam kızımı(ağlamaya başlar) kara kızım benim...

Nesrin: Ay Levent nerde bunlar bilmiyor musun?
Levent: Ya gezmeye çıktılar ya yolda Murat aradı beni.
Nesrin: Eee arıyorum açmıyor.
Levent: Bi daha ara.

Muratın telefonu çalmaya başlar

Burhan: Annesi alla karetsin be !

Nesrin: Yok açmıyor
Levent: Duymuyordur. Hasreti ara.
Nesrin: Cep telefonu kullanıyomu ki
Levent: Evet kullanıyo ben gördüm kullanırken neyse ben arayayım numarası var bende.(çaldırır)

Burhan: Levent kim be? (kapatır)

Levent: Meşgul.
Nesrin: Ay Murat her işin böyle zaten senin!
Levent: Telaşlanma Nesrin gelirler şimdi.


(Burhan hala ordadır. Cihanı arar)

Burhan: Ciyan
Cihan: Buran abi noldu niye ağlıyon sen?
Burhan: Ben çok kötü bişi yaptım.
Cihan: Noldu anlatsana naptın?
Burhan: Ben ....vurdum onu.
Cihan: Ne!
Burhan: Yanında bi adam var.
Cihan: Murat oca.
Burhan: Murat oca mı?
Cihan: Herneyse nerdesin sen geliyom emen!
Burhan:xxxx
Cihan: Emen geliyom ! (kapatır)
Burhan: Asret! kızım uyan nolur.

Nesrin: Levent nolcak şimdi yoklar hala.
Levent: Bilmiyorum Nesrin bilmiyorum.
Nesrin: Of ya of (Arda gelir)
Arda: Merhabalar...aa noldu size ya telaşlısınız?
Levent: Muratla Hasret sabah çıktılar haber alamıyoruz. Yani açmıyorlar telefonlarını.
Arda: Duymuyorlardır.
Levent: Bende öyle diyorum ama Nesrin...
Arda: Nesrin telaşlanma gelirler.
Nesrin: Sizin oğlunuz olunca görücez sizi.
Arda: Ya oda arkadaşımız yani nerdeyse kardeşimiz sayılır merak ediyoruz bizde ama gelirler ne olacak ki başka?
Levent: Aynen öyle.
Nesrin: Başlarına bişi gelmiş olmasın ya kaza yaptılarsa? kesin hasret tutturmuştur ben kullanayım diye of ya of.!!
Levent: Nesrin böyle düşünme istersen he?
Arda: Öyle bişi olsa ararlar polis veya hastane arardı.
Nesrin: Orası öyle.


(Burhan polise gitmiştir. Cihansa olay yerindedir)

Cihan: Asret! Asret uyan Asret! asret kendine gel.(eline kan bulaşır) alla karetsin be! (ambulansı arar) Alo!
Görevli: Alo
Cihan: Ya xxx civarlarında silahla vurulma vakası var yardımcı olun yardım edin yaralı var burda
Görevli: Tamam sakin olun panik yapmayın yerinden oynatmayın sakın.
Cihan: Tamam ama kırık yoktur ki.
Görevli: Yani fazla oynatmayın neyse biz geliyoruz hastayı biryere götürmeyin.
Cihan: Tamam.(kapar) Asret...Murat oca! Murat oca! uyan Murat oca!

(Hasret uyanır ama kafasına darbe aldığı için zor konuşuyordur)

Hasret: Ci...ciyan m..murat oca nn..nasıl
Ciyan: Asret konuşma yorma kendini gidiyoz astaneye şimdi.
Hasret: Babam nerde burdaydı...(bayılır)
Ciyan: Asret Asret kendine gel.(Telefonunu alır. Rehberde Levent yazıyordur. Leventi arar)

Levent: Hah Hasret arıyor! (açar) Hasret nerdesiniz ya!
Ciyan: Ben Ciyan arkadaşıyım
Levent: Cihan noldu?
Ciyan: Telaşlanmıcaanız ama.
Levent: Tamam ne oldu?
Ciyan: Buran yani Asretin babası ikisini vurmuş ambulans çaardım geliyolar
Levent: Ne! Cihan neler diyorsun sen.!
Ciyan: Astaneye gelirsiniz.(kapar)
Levent: Kapatma dur.
Nesrin: Bişiymi oldu Murata!
Levent: Hasretin babası.... vurmuş onları...
Nesrin: Ne! Muraatt oğlum (herkes çıkar)

(Ambulans gelir)

Ciyan: Asret az önce kendine geldi ama bayıldı.
Görevli: Vurulduysa kendine gelmesi imkansız o zaman vurulan o değil. Beyfendi.
Ciyan: Murat ocamı vuruldu diyonuz?
Görevli: Evet. Kurşunu belinden yemiş.

(Hastaneye giderler. Nesrinlerde gelir)

Nesrin: Murat nerde?
Levent: Sakin ol Nesrin. Bakar mısınız! ya az önce buraya vurulma vakasıyla iki kişi getirildimi
Hemşire: Evet getirildiler biri ameliyatta diğeri 402 nolu odada
Levent: Sağolun
Nesrin: Vurulan Murat olmasın allahım nolur

(Odaya girerler Hasret yatıyordur Cihanda başındadır)

Nesrin: Muraat oğlum!!
Levent: Arda sen Nesrini çıkarsana dışarı(çıkarlar)
Levent: Cihan adın değil mi?
Cihan(başını sallar)
Levent: Nasıl durumu?
Cihan: Kurşun ona isabet etmemiş. Yere sert düştüğü için başını incitmiş. dikiş attılar.
Levent: Biliyor musun neler olduğunu?
Cihan: Babası vurdum onları diye aradı geldiğimde yoktu.
Levent: Hmm.


Nesrin: Ya Arda oğlumu görücem ben (ağlıyordur)
Arda: Ameliyathaneye giremezsin Nesrin.
Nesrin: Oğlum...(Doktor çıkar)
Nesrin: Durumu nasıl?
Doktor: Ameliyat başarılı geçti. Kurşunu çıkarttık. kurşun 3 cm daha sola gelseydi felçli kalabilirdi çok büyük mucize bu gece uyutucaz sonra kendine gelmesini beklicez.
Nesrin: Şükürler olsun allahım!
Arda: Ben sana demişt,im Nesrin bişi olmıcak diye.
Doktor: Geçmiş olsun.

(Hasret uyanır)

Hasret: Ciyan..
Ciyan: Asret nasılsın acıyomu biyerin?
Hasret: Ayy Ciyan başım acıyo be
Ciyan: Geçicek Asretim.
Levent: İyi misin?
Hasret: İyiyim Levent. Murat oca nasıl?
Ciyan: Az önce çıkarmışlar ameliyattan yan odada.
Levent: Ben az önce baktım durumu iyi.
Hasret: Sevindim.(polis girer)
Polis: Geçmiş olsun eğer konuşabilcek durumdaysanız ifadenizi alıcaz.
Asret: Konuşurum.

Nesrin: Ben demiştim. Bu kız başına bela olucak demiştim.
Arda: Haklısın.
Nesrin: Evden yollamam gerekiyor.
Arda: Murat buna razı gelmez.
Nesrin: Annesiyim onun ben gelicek hemde mecburi gelicek!
Arda: Sen bilirsin ama ben senin yanındayım.
(Aslı ve Reyhan gelir)
Aslı: Levent aradı beni şimdi duydum
Reyhan: Bende.
Nesrin: Hasreti evden atıcam.
Reyhan: Bravo Nesrin en doğrusunu yapıyorsun.
Aslı: Bencede ama Muratla aranız bozulabilir.
Nesrin: Oğlumun güvenliğini düşünmek zorundayım.
Aslı: Orası da doğru. Ben bi su alıyım
Reyhan: Bende geliyim.

(Dışarı çıkarlar)

Reyhan: Plan yattı çünkü gerek kalmadı.
Aslı: Haklısın kızım coştuk valla.
Reyhan: Murat tavır alıcak ama Nesrine.
Aslı: Alışır zamanla alışır...

Polis: Biz Murat Turalıyla beraber sahile çalışmaya gittik. Babam silahla geldi ben ona gitmek istedim Murat gitme dedi sonra ateş edeceğini anlayınca Murat elimden tuttu ve koşmaya başladık. Silahın sesiyle ikimizde yere yığıldık ben kafamı yandan yere çok kötü çarpıp bayıldığım için gerisini hatırlamıyorum. İfadenize ekleme yapacak mısınız?
Hasret: Ayır yapmıcam.
Polis: Şuraya okudum yazıp imzalarmısınız?
Hasret:(imza atar)

(Leventte dahil herkes Muratın odasındadır. Hasret gelir)

Nesrin:Çık dışarı Hasret!
Hasret: Ocayı merak ettim.
Nesrin: Hasret dediğimi yap!
Levent: Nesrin...izin ver görsün içi rahat etsin kızın.
Nesrin: Peki ama çok az.
Hasret: Tamam. Nası durumu şindi iyimi yani?
Arda: Uyutuyorlar.
Hasret: O niye?
Arda: Kendini rahat toplasın diye.
Hasret: Iıı ondan demek.
Nesrin: (Aslıya fısıldar) Ay bide merak edicek yüzü buluyor.
Aslı: Merak etmeyin gidiyo ya evine.
Nesrin: Haklısın.
Hasret: Nesrin anım! duyuyom dediğini! bana bak o benim ocam merak edecem tabi sana mı sorcam be!
Nesrin: Ne biçim konuşuyorsun sen!
Hasret: Nasımı konuşuyom senin gibi konuşuyom acımasız konuşuyom Nesrin anım! bana bak ben bugüne kadar kimsenin tarafından ezilmedim ezilmemde ben daa babamın apisten çıktığını bile bilmiyodum bilseydim burda sizin yanınızda durmaz giderdim anlatırdım babama!
Nesrin: Çık dışarı!
Hasret: Sen varya korkağın tekisin a! emen çık dışarı diye korkuyon dimi lafımı koycam diye o avan sönücek diye buraların kralı benim diye dolanma yükseldiğin kadar düştüğünde acı çekersin yaz bunu biyere!(çıkar)
Nesrin: Terbiyesiz.
Levent: Sakin ol Nesrin gördü içi rahat etti işte.
Nesrin: Aman aman gidiyo zaten.


ERTESİ GÜN (Hastane)

(Murat uyanır)

Murat: Arda...
Arda: Murat iyi misin ağrın var mı?
Murat: Hasret nasıl iyimi bişi oldumu ona?
Arda: Yok sadece başına dikiş attılar kötü çarpmış yere.
Murat: İyi. Diğerleri?
Arda: Nesrin evde çok korktu oda ama iyi olduğunu görünce gitmesini söyledik gelir birazdan. Aslı ve Reyhan dışardalar Leventte hasretin odasında en son baktığımda uyuyordu.
(Aslı ve Reyhan gelir)

Aslı: Murat iyi misin?
Murat: Evet ama yorgunum ve az ağrım var.
Aslı: Olsun iyisin ya.
Reyhan: Çok korktuk.
Murat: Hasret babasına anlatmadımı burda yanımda olduğunu. Silahla geldi doğrulttu silahı bizde koştuk sonra tetiği çekti. yere düştük gerisini hatırlamıyorum.
Reyhan: Vurulan sendin.
Murat: Önemli birşey yok dimi.
Arda: Kurşun 3 cm sola gelseydi felçli kalıyordun.
Murat: Allah korumuş. Büyük mucize bu.
Arda: Evet. Ama bazı konular konuşmamız gerekiyor ama bu halde olmaz biraz daha toparlan eve çık öyle.
Murat: Önemlimi
Arda: Evet.
(Levent gelir)
Levent: Murat iyimisin?
Murat: Evet.
Levent: Arda sen bi gelsene dışarı
Arda: Ben hemen geliyorum.

(çıkarlar)

Arda: Noldu Levent?
Levent: Nasıl söylicez?
Arda: Neyi?
Levent: Nesrin Hasreti evden göndericek.
Arda: Ha onu mu...bilmiyorum bu halde söylemeyelim bide Nesrine kızıp daha fazla kötüye gitmesin durumu.
Levent: Haklısın ama Murat öğrenicek ve kıyamet kopucak.
Arda: O zaman napıcaz işte... kızlara söylede bişi demesinler
Levent: Konuştum ben onlarla susucaklar.
Arda: İyi gel hadi.(girerler)
Murat: Noldu?
Arda: Levente tuvaleti gösterdimde.
Murat: Hı.(Nesrin gelir)
Nesrin: Oğlum iyisin maşallah .
Murat: Evet anne.


(Aradan 3 gün geçer. Evde kavga vardır)

Nesrin: Hasret! Murat toparladığına göre gidiyorsun topla eşyalarını!
Hasret: Noluyo be!
Nesrin: Dediğimi yap! Senin yüzünden Murat felçli kalıyordu!
Hasret: Tamam evin batsın emi istemez şarkıcı olmam bende zaten neme gerek raatsız ettim sizi
Nesrin: Böyle düşünmene sevindim.
(Murat iner)
Murat: Anne !!! noluyor??
Nesrin: Bu sefer bana karışmaya bile kalkma senin güvenliğini düşünmek zorundayım.
Murat: Anne Hasret bu evden giderse bende giderim hayatından çıkarırsın beni. Beni beni oğlun Muratı!!
Nesrin: Oğlum neler diyorsun sen!
Murat: Ne dediğimi gayet iyi biliyorum anne! ama artık bu işe son vermemiz gerekiyor eğer diyorsan Hasret bu evden illa gidicek diye o zaman bende onunla giderim. Solist aramak kolay olmadı benim için unuttun mu?
Nesrin: Oğlum.
Murat: Tamam Hasret gidiyor diyorsun. Hasret! eşyalarını topla gidiyoruz.
Hasret: Gidiyoz mu?
Nesrin: Yapma Murat ateşle oynuyorsun.
Murat: Ateşi sen yaktın anne.(odasına çıkar)
Nesrin:(salona gidip ağlamaya başlar) Ben bu kadar kötü annemiyim ya!
Murat: Kararın değişene kadar gelmiyoruz anne yürü Hasret.
Hasret: Nereye be!
Murat: Anlatırım sen gel.(çıkarlar)
Nesrin: Muraatt!

Reyhan evinde yanlızdır ağlıyordur.

Reyhan: Nasıl kilo vericem ben ya!(Arda kapıyı çalar)
Reyhan: Kim o?
Arda: Benim Arda.
Reyhan: Gelsene
Arda: Reyhan? ağladın mı sen?
Reyhan: Aynı konu işte.
Arda: Hepimiz anlatıyoruz ama kilon yok senin.
Reyhan: Var.(çikolata yemeye başlar)
Arda: Eğer bunu yemeye devam edersen gerçekten olucak.
Reyhan: Of ya of!
Arda: Aslı yok mu?
Reyhan: Alışverişe çıkıcakmış.
Arda: Pekala mutlu olman için napmamı istersin?
Reyhan: ...
Arda: Gel seninle sinemaya gidelim bu soğuk havada güzel oluyo sinemalar.
Reyhan: Tamam üstümü giyinim bekle.

(Murat araba kullanıyordur)

Hasret: Ya oca anlat işte nereye gidiyoz ya!
Murat: Otele
Hasret: Ne oteli be!
Murat: be deme!
Hasret: Tamam ne oteli?
Murat: Rahat çalışacağımız bir otele.
Hasret: Sen bilirsin gidelim adi.
Murat: Gidiyoruz ya.(güler)

Reyhan: Hazırım çıkalım.
Arda: Hadi al paltonu.
(çıkarlar. Murat ve Hasret otele gelirler)

Murat: Dur bi dakka girmeden bişi dicem sana.
Hasret: Dinliyom.
Murat: Telefonlarımızı otelden ayrılana kadar açmıyoruz kapatıyoruz tamam mı?
Hasret: Tamam ama açan biriyle konuşan üstüylen başıylan avuza atlıyo tamam mı?
Murat: Tamam kabul.(kapatırlar)

(Aradan 2 saat geçer. Aslı, Reyhanın evine gelmiştir. Reyhan gene üzgün üzgün oturuyordur)

Aslı: Merhaba Reyhancım ben geldim.
Reyhan: Hoşgeldin.
Aslı: Aaa noluyo sana ama?
Reyhan: Aynı mesele.
Aslı: Reyhan saçmalama ben bıktım anlatmakten sen bıkmadın üzülmekten.
Reyhan: Seninde kilon olsun sende dersin öyle.
Aslı: Ya sana yardımcı oluyorum ya daha ne!
Reyhan: Bi çözüm buldum.
Aslı: Ne?
Reyhan: Zayıflama hapı kullanıcam
Aslı: Reyhan delirdin mi sen olmaz kullanamazsın onu kaç kişi ölüyor haberin varmı diyet neyine yetmiyor git diyetisyene o daha sağlıklı.
Reyhan: Olmaz Aslı diyetisyen bile bana güler.
Aslı: Cahil cahil konuşma Reyhan obezler gidiyor onlarada mı gülüyorlar.
Reyhan: Tamam kullanmıcam.
Aslı: Sakın bak daha geçen gün öldü birileri o haplardan
Reyhan: Tamam kullanmıcam.

Hasret: Ne güzelmiş.
Murat: Tamam burası senin odan benimkide hemen karşı oda.
Hasret: Tamam.
Murat: Şimdi 5 dk içinde eşofmanlarını giy. Spor yapıcaz.
Hasret: Yuh be! 5 dk da üst kısmımı yeni giymiş olurum be! 10 dk olsun.
Murat: Tamam 10 olsun.(Odasına gidip giyinir aşağıya iner hasrette gelir)

Hasret: Ne bunlar be?
Murat: Spor aletleri.
Hasret: Nası yapcam bunu em neki bu?
Murat: Bak bu yürüyüş bandı burdan açıp şu gördüğün bayan gibi yürüyorsun hızını sen ayarlarsın öğretirim sana.
Hasret: Düşerim ben ondan
Murat: Tutunursan düşmezsin.
Hasret: Tamam yapcam bundan ben.
Murat: Tamam dur açıyım çık üstüne bu band hareket edince yürümeye başla hızlı yaparsın koşarsın o zaman oda şu düğmeden ayarlanıyor anladın mı?
Hasret: Aptal değiliz anladık o kadar.
Murat: Tamam yap bakalım.(yapmaya başlar) Aferin devam et öyle.(Haltere gider)
Hasret: Ocaa bu çok ızlandı be!
Murat: Hasret yavaşla düşüceksin!
Hasret: Ay nerdendi be!
Murat: Dur geliyorum.
Hasret:(Murat arkasına geçince Muratın üstüne düşer)
Murat: Hasret kalk üstümden çok ağırsın ahh bacağım!
Hasret: Oca kilolu değiliz o Reeyan gibi.
Murat: Ah gitti şey...
Hasret: Oca terbiyeyi bozma istersen.
Murat: neyse ben haltere gidiyorum.
Hasret: Bende bunu yapıyım mı? biliyom bunu yapmayı.
Murat: Tamam dikkat et.
Hasret: Tamam.

Aslı gitmiştir. Reyhan eczaneye gider.

Reyhan: İyi günler.
Eczacı: İyi günler ne arzu edersiniz?
Reyhan: Zayıflama hapı alıcaktım.
Eczacı: Üzgünüm hanımefendi hepsi Sağlık Bakanlığı tarafından toplatıldı. Satmıyoruz bence sizde almayın çok zararlılar kaç kişiyi öldürdüler.
Reyhan: Olsun bilinçli kullanırım. Peki nerede bulabilirim?
Eczacı: İnternette satılıyor ama almamanızı öneririm. Çünkü çok tehlikeliler.
Reyhan: Peki ben bu zamana kadar hiç kullanmadım biraz bahseder misiniz?
Eczacı: Bu tür ilaçlar mideyi tok tutarak kilo vermeyi sağlıyor ama son ilaçlar kimyasal ortamlarda yapıldığı için öldürücü oldular. Metabolizmayı yavaşlatıyor, aşırı ve ani kilo kaybıyla ölüme kadar götürüyor. Yani kilo vermede doğal yollarla değil kusturma şekliyle verdiriyor.
Reyhan: Ben kararımı verdim alıcam.
Eczacı: Kararınıza saygı duyuyorum ama almamanızı öneriyorum.
Reyhan: Düşünceniz için sağolun (çıkar. Eve dönüp alışveriş sitesine girer. Hapı kargoya verir)

Murat ve Hasret yorgunluktan ölüyorlardır. İkiside Muratın odasındadır

Hasret: Ölüyom be!
Murat: Sen mi ben mi?
Hasret: Oca ya bütün enerjimi yitirdim senin yüzünden adım atacak alim kalmadı be.
Murat: Aynen.
Hasret: Odama gidiyom duş alıp üstümü değişcem.
Murat: Akşam yemeğe inicez.
Hasret: Aman be işin gücün yemek a!
Murat: Ne dedim ki şimdi?
Hasret: Neyse neyse çok konuşma.(odasına girer)
Murat: Yorgunluktan aklını kaçırmış olmalı.

(Reyhanın hapları gelmiştir)

Kargo: Şuraya imza tın.
Reyhan:(atar) sağolun.
Kargo: İyi günler.
Reyhan: Bunu yapmak istemezdim ama başka çarem kalmadı.

(Murat ve Hasret odalarında yorgunluktan akşama kadar uyumuşlardır. Yemeğe inerler)

Hasret: Ayy ablamın yemekleri ne arikaydı be
Murat: Be deme !!
Hasret: Bana bak geçirecem şimdi kafana tabayı aa !!
Murat: Tamam abla sustum.
Hasret: E şöyle şimdi bundan alıcam ben ıı şey sen otur ben alıp geliyom.
Murat: Tamam ben aldım alıcağımı zaten.(oturur)

Hasret 2 tabak dolusu yemekle gelir.

Murat: Hahaha Hasret bune ya!
Hasret: E acıktım ya.
Murat: Ya bende acıktım ama bu kadar yemeği ben olsam hayatta yiyemez 2 tabağın yarısında çatlardım.
Hasret: Belli az yemek almışın. Ben yerim ama benim felsefem bu.
Murat: Felsefen buysa eğer yakında Reyhanla daha yakın dost olucaksın.
Hasret: Iıyh istemez. Neyse (yemeye başlar)
Murat: Seni gördükçe ben doyuyorum.
Hasret: Yeme o zaman.
Murat: Meraklı değilim yemeye.(Salata almaya gider)

Reyhan: Of of aldım ama içsem mi içmesem mi? Eczacı neler diyodu gerçi öldürüyomuş ama bilinçsiz kullanıyodur o ölenler ben bilinçli kullanırsan bişicik olmaz.

Hasret: Yuh bune be! ormanı söküp getirseydin bune böyle yeşillik meraklısı mısın be!
Murat: Yeşillik seviyorum sorun mu senin için?
Hasret: Ayır.
Murat: Ben severim yeşilliği kökenimden gelmiş olsa gerek.
Hasret: Kökenin mi? İstanbullu değil miydin sen be ?
Murat: Anneden İstanbul ama(güler) babadan İzmir.
Hasret: Iıı

Reyhan hapı içmeye karar verir

Reyhan: Başka çarem yok diyetistene gidemem güler bana (hapı yutar)


Bölüm sonu....

5. Bölüm Özeti !!

Murat, annesine küsmüştür ve Hasretle otelde kalmaya devam etmektedir. Nesrinse Muratın gidişinden sonra Hasrete iyice kin tutmaya başlamıştır. Ama Muratın cephesindede işler ters gitmeye başlar. Hasret programın gerisinde kalıyordur. Bu durum Muratı ondan vazgeçirmeye kadar götürür ama Hasretin beklenmedik bir hareketi onu bu kararından vazgeçirir. Reyhansa hala o haplardan kullanıyordur. Sağlığına zarar verdiğinin farkında bile değildir. Tek amacı zayıflamaktır. Diğer tarafta Aslı ise Murata iyice yaklaşmaya başlar...

Acaba Nesrin-Murat ikilisinin arası düzelecek mi?
Reyhana bişiymi olucak?
Aslı neden Murata yaklaşıyor?
Hasretin beklenmedik hareketi ne?

Bu soruların cevabı senaryomun 5.bölümünde

5.bölüm fragmanı

Nesrin: Bütün bu olanların sorumlusu Hasret Levent!
Levent: Haklısın Nesrin Muratın hayatı kayıyor.

Murat: Hasret ! yine çalışmamışsın. Bu gidişle senden vazgeçicem.
Hasret: Naptım be şindi !

Murat: Hasret...bu kadar çok çalışıyorsun demek ha?
Hasret: Nakişin niye mırıldandığını anladınmı a oca!
Murat: Anladım.

Reyhan:(Ağlıyordur) Sadece zayıflamak istiyorum zayıflamak!(hap yutar)

Aslı: Murat eğer işin yoksa seninle yemek yiyelim mi?
Murat: Hasreti başıboş bırakmamak gerekiyor.
Aslı: Kazık kadar kız
Hasret: Git oca git ben odamda çalışırım.

5.Bölüm=Çok Bilinmeyenli Denklem

(Geçen bölümde Cihan, Hasret ve Muratı hastaneye yetiştirmişti. Ama bu olayların suçlusunu Hasret olarak gören Nesrin Hasreti evden kovmuştu. Ama Muratta onunla gitmişti. Otele gitmişlerdi. Reyhansa eczacının ve Aslının bütün uyarılarına rağmen zayıflama hapı alıp kullanmaya başlamıştı...)

Reyhan: Başka çarem yok...

(Murat ve Hasret yemekteler.)

Murat: Hasret fazla yeme gece rahatsız eder.
Hasret: Acıktım be.
Murat: Benim kadar yesen yeter.
Hasret: Sen bu yediğine yemek mi diyon?
Murat: Ne yiyorum?
Hasret: Lan bi lokma bu be!
Murat: Hasret konuşmana dikkat et lütfen.
Hasret: Tamam Murat beyciğim daha dikkatli olacağım.
Murat: Hah şöyle.

(Nesrin ağlıyordur. Ethem gelir)

Ethem: Hayatım noldu sana neden ağlıyorsun?
Nesrin: Ben Hasreti kovdum ama Murat onunla gitti.
Ethem: Ne n..nnereye gittiler?
Nesrin: Ay bilmiyorum Ethem.
Ethem: Bu kadarıda fazla ama kızı aldı getirdi tamam ama annesine karşı yaptığı üf!
Nesrin: Nereye?
Ethem: Okula gidip bakıcam. Çalışıyorlardır.
Nesrin: Haber ver banada.(Levent arar) Alo Levent?
Levent: Nesrin naber? ya bişi sorcam Murata ulaşamıyorum ben.
Nesrin: Bende.
Levent: Hasretede ulaşamıyorum nerde bunlar gene mi yoklar?
Nesrin: Gelsene buraya Levent evdeyim ben.
Levent: Bişiymi oldu Murata?
Nesrin: Gel herşeyi anlatıcam sana.
Levent: Tamam yarım saate ordayım.

(Aslı tekrar Reyhana gelir)

Aslı: Reyhan? nasılsın?
Reyhan: İyi.
Aslı: Pek öyle görünmüyor.
Reyhan: İyiyim Aslı uzatma.
Aslı: Tamam kızma hemen. Napıyorsun?
Reyhan: Oturuyorum görmüyor musun?
Aslı: Sende bişi var anlat hadi.
Reyhan: Yok işte hadi film izleyelim.
Aslı: Ben yeni geldim sinemadan ama seni kırmam. Seç filmi.
Reyhan: Tamam.(Korku filmi seçer)
Aslı: Bunu mu izlicez? Romantik komedi veya sadece komedi seç korkmak istemiyorum.
Reyhan: Bu nasıl?
Aslı: Tamam komedi olur.
Reyhan: Bende mısır patlatayım kolada getiriyim kısaca yiyecek hazırlayayım.
Aslı: Tamam ama acele et bu seferlik izin veriyorum yemene.
Reyhan: Hı.(mutfağa gider hazırlamaya başlar)


Murat: Yemen bittiyse kalkalım mı?
Hasret: Tamam.(kalkarlar)
Murat: Napalım hemen odaya gitmeyelim.
Hasret: Bilmiyom sen karar ver ona da
Murat: Hmm...gösteride olsa bu akşam ona giderdik.
Hasret: Ne gösterisi be?
Murat: Tiyatro falan.
Hasret: Off karnım..
Murat: Sana o kadar dedim ama çok yeme diye.
Hasret: Oturalım.
Murat: Tamam şenzlonga uzan.
Hasret: Havuza girelim mi oca?
Murat: Bu saatte yasak ayrıca sen daha yeni yemek yedin aynı şekilde bende yeni yedim girsek bile midemiz bulanır kusarız.
Hasret: Bende girdiydim denize ablamlan ama yüzmedim.(Murat bakar) ne bakıyon? yüzme bildiğimimi sandın? bilmiyom oca.
Murat: Biliyorsun sandım.
Hasret: Nerden öğrencem ki?
Murat: Neyse. Yarın sabahta kendini kötü hissedersen 500 metre koşarsın geçer.
Hasret: 500 metremi? delirdinmi be oca?
Murat: Kilometre değil metre.
Hasret: Hıı.
Murat: Burda ufak mağazalar var onlara bakalım mı ne dersin?
Hasret: Tamam.(kalkarlar)

(Levent, Nesrine gelir)

Levent: Neler olduğunu anlatır mısın?
Nesrin: Vurulma olayında Hasretin babası vardı.
Levent: Eee?
Nesrin: Yani suçlu Hasret.
Levent: Babası ama.
Nesrin: Hasretle Murat hiç tanışmamış veya Murat Hasreti eve alıp getirmeseydi olmayacaktı böyle bişi.
Levent: Haklısın.
Nesrin:Bütün bu olanların sorumlusu Hasret Levent.
Levent: Haklısın. Muratın hayatı kayıyor. Bir çözüm bulmak gerekiyor. Ama Murat nerde?
Nesrin: Hasreti kovduğumu görünce onu alıp gitti. Nreye gittiklerini bilmiyorum Muratın cebi kapalı.
Levent: Hasretinde kapalı.
Nesrin: Ben kötü annemiyim Levent?
Levent: Hayır Nesrin. Sadece Murat hayatının yanlışını yapıyor. Ama benim tanıdığım Murat akıllıdır. Bu hatasınıda farkedecektir.
Nesrin: Benim tanıdığım Murat ise inatçıdır. Tuttuğunu koparır. Bu kızdan vazgeçmesi ayları bile alabilir.
Levent:(bilemiyorum der gibi başını sallar)

(Reyhan ve Aslı film izliyorlardır. Reyhan aniden koşarak tuvalete gider ve kusmaya başlar)

Aslı: Reyhan! Reyhan! aç kapıyı neyin var Reyhan!
Reyhan: İyiyim.
Aslı: Ya nasıl yok bişiyin kusuyorsun sen bayağı! Çık dışarı hadi.
Reyhan:(Çıkar) İyiyim. (başı döner)
Aslı: Noldu sana böyle aniden ya gel otur.
Reyhan: Yok bişi midem bulandı.
Aslı: Yediklerimizden oldu desem bana bişi olmadı.
Reyhan: Zaten havalarda soğuk üşütmüşümdür.
Aslı: Neyse iyisin değilmi şimdi?
Reyhan: Hıhı.(İçinden ilacın etkisi der)

Hasret: Oca bunu alalım mı?
Murat: Bu ne ya?
Hasret: Kolye görmüyon mu?
Murat: Görüyorum da modeli...
Hasret: Ne? Aman beğenmedi...
Murat: Bu daha hoş.
Hasret: Ne bu be cıncacık şey gözükmez bile.
Murat: Zarif.
Hasret: Abartı seviyom suçmu?
Murat: Tamam alalım onu.(alırlar.)
Hasret: Sen ne aldın?
Murat: Dergi.
Hasret: Ne dergisi?
Murat: Dergi işte bildiğin dergi.
Hasret: Kocakarı dergisi mi?
Murat: Hee kocakarı dergisi! allahım ya okumalık dergi işte.
Hasret: Dergi olduğunu biliyoz okumalık dergi olduğunu. Napcan okucanmı yani?
Murat: Süs diye aldım ben biblo kullanmamda.
Hasret: Aman be bi soru sorduk sormayaydık daa iyiydi valla.Neyse benim uykum geldi uyumaya gidiyom odama.
Murat: Tamam yolu biliyorsun nasıl olsa. İyi geceler.
Hasret: Allah raatlık versin.(gider)
(Murat telefonu çıkarıp Leventi arar.)
Levent: Murat nerdesin ya öldürdün bizi meraktan!
Murat: Hasretle oteldeyim.
Levent: İyi halt ettin.
Murat: Levent anneme söylemeyeceksin burda olduğumuzu yoksa silerim seni defterden he!
Levent: Tamam sadece oteldeler derim zaten adınıda söylemedin otelin.
Murat: Hah iyi neyse meraklanma diye aradım görüşürüz.
Levent: İyi geceler.(kapar)
Nesrin: Nerdelermiş?
Levent: Otelde kalıyorlarmış.
Nesrin: Hangi otel?
Levent: Söylemedi.
Nesrin: Neyse en azından nerede olduklarını biliyoruz.
Levent: Evet. Neyse bende eve gidiyorum geç oldu yat uyu sende sabah konuşuruz.
Nesrin: Tamam iyi geceler.
Levent: Sanada.(çıkar)


ERTESİ GÜN


(Murat ve Hasret kahvaltı yapıyorlardır.)

Hasret: Ayırdır? gözlerin şişmiş be? uymadın mı?
Murat: Uyudum.
Hasret: Bana öyle geldi eralde.
Murat: Evet gözlerim gayet güzel ve iyi.
Hasret: Oca lensmi takıyon sen?
Murat: Evet. Renksiz lens. çünkü gözlerimin rengi çok güzel bir kahverengi. Bozmak istemem.
Hasret: Ee bizim Nazarda takıyo. Ayy çok özledim onu be.
Murat: Bende bizimkileri.
Hasret: Gözünmü bozuk senin? görmüyonmu beni?
Murat: Görüyorum. sadece Miyop var.
Hasret: One be?
Murat: Uzağı görememe hastalığı. 8 numara miyopum gözlük ara sıra takıyorum genelde lens.
Hasret: gözlerinde lens olanların gözleri daa farklı görünüyoda ondan anladım lens olduğunu sende.
Murat: Ameliyatta olmadım.
Hasret: Niye ki?
Murat: Gerek duymuyorum. Gözlük bana yakışıyor. Herkes öyle der.
Hasret: Ben seni gözlüklü görmedim iç.
Murat: Neyse yemeğini ye.

(Reyhan kahvaltıdan sonra o haplardan yine yutar)

Reyhan: Off ya dün anlıyordu Aslı valla. eyvah yan etkileride başladı napıcam ben çekicek miyim bunu böyle? ama neyse işin sonunda manken gibi incecik olmakta var.

(Nesrin tek başına kahvaltı yapıyordur. Aslı gelir)

Aslı: Nesrin.
Nesrin: Merhaba canım otursana.
Aslı: Tamam.(oturur.) olanları duydum. Levent anlattı.
Nesrin: Nasıl başa çıkıcam bilmiyorum.
Aslı: Evet. Zor iş. Hele bu kişi Murat gibi birisiyse...
Nesrin: Oteldelermiş. Adını bilmiyorum.
Aslı: Bu kötü olmuş. Yani yerini bilmiyor olmamız.
Nesrin: Aslı bana yardım eder misin?
Aslı: Seve seve. Nasıl bir yardım?
Nesrin: Muratın yerini öğrenmeni istiyorum.
Aslı: Ama cebi kapalı bu nasıl olucak?
Nesrin:Dün bir ara açtı. Leventi aradı. eğer sen defalarca çaldırırsan ve annene bişi oldu veya çok kötü şeyler oldu gibisinden mesajlar bırakırsan sana telefon açar.
Aslı: Bende yerini öğrenmeye çalışıcam.
Nesrin: Aynen öyle. Yapabilir misin?
Aslı: Tamam. kabul ediyorum.(çaldırmaya ve mesaj bırakmaya başlar)

(Gülnaz kahveye Cihanın yanına gitmiştir)

Gülnaz: Babam teslim oldu demek a.
Cihan: Aynen. Ama Asret iyi.
Gülnaz: Niye bana şindi söylüyonuz?
Cihan: Ya telaşlanma diye.
Gülnaz: Ciyan kardeşim o benim be.
Cihan: Ya biliyom ama kötü bişi olsa aramam mı söylemem mi?


Devamı sonra

Gülnaz: (bilemem der gibi başını sallar)

(Murat ve Hasret otel bahçesindeki banklarda oturuyordur)

Hasret: Oca!
Murat: Efendim.
Hasret: Avuza girmicez mi?
Murat: Bu soğukta?
Hasret: Sıcak yok mudur?
Murat: Var.
Hasret: E girelim adi. Ama bana sosis alıcaz.
Murat: Hayır Hasret yeni yemek yedik giremeyiz.
Hasret: Ama gircez sözmü?
Murat: Tamam. Sen çalıştın mı ödevlerine?
Hasret: İiii !!!
Murat: Hasret !! sakın bana çalışmadım deme!
Hasret: Çalıştım. Ama accık. Tiksiyon çalıştım.
Murat: Diksiyon. Tamam odama geliyorsun.
Hasret: Ödev mi vercem?
Murat: Hayır ben öğreticem sana diksiyon.

(Çıkarlar)

(Reyhan zayıflama hapının yan etkilerini hissetmeye başlamıştır.)

Reyhan: Nasıl bir ilaç bu ya? off ama olsun vazgeçmek yok. İşin sonunda manken gibi olmak var.(Kapı çalar)

Reyhan: Kim o?
Arda: Benim.
Reyhan: Arda. Hoşgeldin.
Arda: Hoşbulduk. Noldu gözlerine?
Reyhan: Nolmuş?
Arda: Altı morarmış.
Reyhan: Yaa hiç farkında değilim kapatıcı sürmedimde.
Arda: Neyse o kadar çok değil zaten boşver onu da Murat meselesini duydun mu?
Reyhan: Noldu?
Arda: Nesrin Hasreti kovmuş ama Muratta onunla gitmiş. Kimse onlara ulaşamıyor.
Reyhan: O kız varya zaten gıcığın teki ha! Nesrin nasıl üzülüyordur.
Arda: Aslı yanında.
Reyhan: He tamam o zaman. E kapıda kaldın geçsene içeri.
Arda: (güler)

Nesrin: Dediklerimi yaptın mı Aslı?
Aslı: Evet. 36 tane çağrı, 25 sesli mesaj, 9 da normal mesaj yolladım. Açtığıda bunları görüp bana telefon edicek bende ağzını arıyacağım.
Nesrin: Çok teşekkür ederim.
Aslı: Bende böyle bişi yapmayı düşünüyordum zaten.
Nesrin: Sağol.

Murat: Bak Hasret diksiyonunu düzeltmeden derslere başlamamız yanlış oluyor.(tahta ve kalem getirir.)
Hasret: Sen okuldadamı böyle öğretiyon?
Murat: Öğretiyon değil öğretiyorsun. Herneyse evet böyle öğretiyorum ama diksiyon hocası değilim.
Hasret: Adi ya ne ocasısın?
Murat: Hoca. neyse (Harf yazar) Oku bunu
Hasret: Arf !!
Murat: Harf !!
Hasret: Arf !!
Murat: (H harfi yapar) Bu ne peki?
Hasret: Aman be sanki 1. ci sınıfa başlıyoz a! (Murat harfin üstüne vurur) Tamam H arfi.
Murat: Arf değil Harf !!
Hasret: Ya oca
Murat: Hoca!! tamam bak şimdi ben buraya h ile başlayan kelime ve cümleler yazıcam sende onları okuyacaksın tamam mı?
Hasret: Tamam.
Murat: Bunu oku.
Hasret: Elikopter.
Murat: Elikopter değil tekrar oku.
Hasret: Helikopter.
Murat: Aferin şimdi bunu oku bakalım.
Hasret: Asta
Murat: Hasta
Hasret: Asta
Murat: H harfini yutmadan söyle Hasret.
Hasret: Aaassta.
Murat: (H yi vurur)
Hasret: Hhh..hh..he
Murat: Tamam kelimeyi o harfle oku.
Hasret: H..asta.
Murat: Harfi ayırma kelimeden.!!
Hasret: Asta.
Murat: Tamam bunu oku bari.
Hasret: Atay.
Murat: Atay değil Hatay
Hasret: Atay.
Murat: Yeter ya yeter!! Hatay Hatay okuyamıyor musun Hatay!!
Hasret: Kızma be emen !!
Murat: H yi yutma!!
Hasret: Yutmuyom.
Murat: Yutmuyom diyor hala ya tamam sakin olucam.
Hasret: Hatay.
Murat: Hah şöyle aferin devam et bunu oku.
Hasret: AVA.
Murat: Hava
Hasret: Hava.

(bilgisayarım çökmüştüde kusura bakmayın yazamamıştım.)

Murat: Aferin şimdi bunları sıralayarak oku yani baştan aşağıya yazdıklarımı oku.
Hasret: Arf-Elikopter-Asta-Ava
Murat: Ben hava alıcam.(dışarı çıkar)
Hasret: acok ılafak aco.
Murat:(telefonunu açar) Allah allah? Aslı? napmışın ya?(aslıyı arar)
Aslı: Murat.
Murat: Aslı noldu? önemli bişiymi var? bu kadar çağrı mesaj atmışsın.
Aslı: Hayır seni merak ediyorum yerini söylersen gelip seninle konuşmak istiyorum.
Murat: Annem mi istedi bunu?
Aslı: Hayır.
Murat: Aslı bana yalan söyleme.
Aslı: Bunca yıllık arkadaşına güvenmiyor musun Murat?
Murat: Tamam ama anneme bişi söylersen, seni defterden silerim ona göre dostum sayılmazsın.
Aslı: Tamam....tamam 1 saate gelirim.
Murat: Bekliyorum ben. Otel kapısında olucam geldiğinde.
Aslı: Tamam.(kapatır) Nesrin ....otelindeler ama sen gelme ben Muratı ikna ederim zaten anneme söyleme yoksa seni silerim defterden dedi.
Nesrin: Tamam haber ver banada.
Aslı: Yanlız otel uzaktaymış ben çıkıyım şimdi.
Nesrin: Tamam haberdar et beni görüşürüz.
Aslı: Görüşürüz.(Arabasıyla oradan uzaklaşır)

(Murat odaya döner.)

Murat: Hasret burda mısın?
Hasret: Burdayım oca.
Murat: Aslı geliyor.
Hasret: Gelsin. Bi dakka nerden biliyo yerini? Aradın mı yoksa!!
Murat: Hayır. Ben hep canım sıkkın olduğunda buraya gelirdimde oda biliyor yani burayı.
Hasret: Iıı. Bende bi an için aradın sandıydım.
Murat: Yok canım. İddia devam ediyor.
Hasret: İyi unutmamışın en azından. Ben odama gidiyom.
Murat: Tamam bende aşağıdayım. Gelip bulursun beni.
Hasret: Tamam.

(Levent, Arda ve Reyhan bir kafede oturuyorlardır)

Levent: Murattan haber alamamamız çok kötü.
Reyhan: Aynen. Açsa bari telefonunu. Aslı açmıyor şimdide.
Arda: Telefondan bu kadar nefret eden varmış demek.
Levent:(Babası arar.) Alo babacım? nasılsın? (uzak bir yere gider)
Arda: Reyhan bir şekilde Murata ulaşmalıyız.
Reyhan: Ben senden önce bunun yollarını araştırıyorum.
Arda: Bi laf sokmada dinle. Muratın gittiği yerleri biliyoruz. oralara baksak?
Reyhan: Bulma ihtimalimiz vardır diye gitmemiştir. Aptal değil ya?
Arda: Haklısın.(Levent gelir)
Levent: Noldu?
Arda: Murata ulaşma yollarını arıyorum. Arıyoruz.
Levent: Sevdiği yerlere gitmez buluruz onu diye.
Reyhan: Evet ama denemekten bişi çıkmaz
Levent: Çocuklar delirdiniz heralde?
Arda: Tamam mantıklı düşünelim
Reyhan: Beklemekten başka çare gözükmüyor ufukta

(Aradan 1 saat geçer. Aslı Murata gitmiştir. Otururlar.)

Aslı: Naber?
Murat: Gördüğün gibi.
Aslı: İyisin o zaman.
Murat: Öyle mi görünüyorum?
Aslı: Bilemiyorum artık. Neyse bu akşam yemek yiyelim mi baş başa yani beraber ikimiz?
Murat: Tamam ama Hasreti boş bırakmaya gelmez.
Aslı: Nolcak ya koca kız.
Murat: Biliyorsun.( Hasret gelir)
Hasret: Aslı
Aslı: merhaba Hasret.
Hasret: Meraba.
Murat: Hasretcim Aslı bu akşam benimle baş başa yemek yemek istiyor. Senin için bir mahsuru olur mu?
Hasret: Ben sana mı karışcam be oca? git sen git.
Aslı: Evet Murat.
Murat: Hasreti boş bırakmaya gelmez diyorum ama.
Aslı: Kazık kadar kız.
Hasret: Evet oca ya git sen ben odamda çalışırım. Takılırım buralarda.
Murat: İyi.
Aslı:(gülümser)

Reyhan: Yok açmıyor.
Arda: Aslı bari sen yapma ya.
Reyhan: Açmıyor işte uğraşmayalım.
Levent: Murat neler yapıyor böyle ya.
Reyhan: Selinden sonra iyice değişti.
Levent: Hayata olan sevgisi gitti.
Arda: Onu hayata döndüremedik.
Reyhan: Selinden bu yana hep hata yapıyor hep.

(Akşam olur. Hasret cep telefonundan müzik açıp oynamaya başlar. Aslı ve Muratta yemek yemek için bir restorana giderler.)

Aslı: Burayı bilmiyordum.
Murat: Bende ama gelirken görmüştüm.
Aslı: Güzelmiş.
Murat: E ne yiyelim?
Aslı: Suşi yerim ben.
Murat: Hmm. Tamam bende suşi yerim.
Garson: Hoşgeldiniz.
Murat: Hoşbulduk. 2 tane suşi istiyoruz.
Aslı: İçecek?
Murat: Kırmızı şarap.
Aslı: Beyaz şarap.
Garson: Hemen geliyor.

(Reyhan evdedir. O haplardan gene yutar. Ve tartıya çıkar)

Reyhan: İnanmıyorum!!! 50 kiloya inmişim oley be!!

Hasret odasında müzik açıp oynarken Cihan arar.

Cihan: Asret?
Hasret: Aaa Ciyan naber?
Cihan: İyi. açmıyon telefonunu ölüyoz meraktan beya.
Hasret: Ya kusura bakma bak ne dicem gelsene buraya.
Cihan: Tamam.
Hasret: Evde değilim.
Cihan: Nerdesin?
Hasret: ...... oteli.
Cihan: Ne işin var kovdular mı seni?
Hasret: Ayır. ya aslında orası biraz karışık uzun ikaye gel sen anlatırım ben sana.
Cihan: Tamam. 1 saate ordayım.
Hasret: Tamam adi bay bay
Cihan: Bay bay.(kapatırlar)

(Nesrin tablolarıyla uğraşıyordur. Levent gelir)

Levent: Nesrin.
Nesrin: Hoşgeldin Levent.
Levent: Bu eserin yeni mi?
Nesrin: Evet. Levent. Hala haber yok dimi?
Levent: Yok Nesrin.
Nesrin: Ay çıldırıcam ya çıldırıcam! açmıyor telefonunu.
Levent: Açıcak eninde sonunda açıcak. Ömür boyu kapalı tutamaz.
Nesrin: orasıda doğru ama...
Levent: Ama beklemekten başka çaremiz yok.
Nesrin: Haklısın Levent.


Murat: Sende bişi var Aslı.
Aslı: Yok canım nerden çıkardın.
Murat: Bişiymi diyeceksin bana?
Aslı: Yoo.
Murat: Ne yoo? hareketlerin öyle yoo demiyor ama.
Aslı: Sana öyle geliyor bence.
Murat: Peki bunu kapatalım. Yemeğimize baksak daha iyi olacak.
Aslı: Haklısın.

(Cihan, Hasretin yanına gelmiştir)

Cihan: Nasılsın Asret?
Hasret: İyi Ciyan.
Cihan: Oca yok mu?
Hasret: Arkadaşıylan yemeğe gitti.
Cihan: Bak aldım ben balık-ekmeği.
Hasret: Tamam ama burda yemeyelim dışarda banklar var oraya gidelim.
Ciyan: Olur.(çıkarlar)

(Reyhan evde oturuyordur. Arda gelir)

Reyhan: Kim o?
Arda: Benim Arda.
Reyhan: Hoşgeldin Arda.
Arda: Hoşbulduk.
Reyhan: Bende oturuyordum öyle sıkılıyordum.
Arda: Peki bende seninle oturup sıkılabilir miyim?
Reyhan:(güler) Soru mu bu yani?
Arda: Doğru sorumu o şimdi?
Reyhan:(iyice gülmeye başlar)
Arda: Bak artık sıkılmıyorsun değil mi?
Reyhan: Sayende Arda(gülmektedir)

Murat: Terasa çıkalım mı?
Aslı: Bu soğukta?
Murat: Evet bu soğukta.
Aslı: Tamam hadi.(çıkarlar)
Murat: Harbiden soğukmuş he (güler)
Aslı: Güzel manzara ama.
Murat: Hı.
Aslı: Nasılsın?
Murat: Sence?
Aslı: Merak ediyorsun değil mi söyleyeceğimi?
Murat: Yalan olmasın evet.
Aslı: Diyecektim ki..çok değiştin sen.
Murat: Nasıl yani nasıl değişmişim?
Aslı: Hiçbirşeyi umursamıyorsun kendini tehlikeye atıyorsun çok sık risk alıyorsun.
Murat: Ben....hep böyleydim Aslı.
Aslı: Hayır değildin Murat. Selinden sonra çok değiştin.
Murat: Evet değiştim ama dediğin özellikler bende hep vardı Aslı. Küçükken olmayan ama şimdi ortaya çıkan bir özelliğim yok.
Aslı: Bilmiyorum...

[i]Saat geç olmuştur. Murat otele döner. Hasret televizyon izliyordur.

Murat: Hasret.
Hasret: Oca. Geldin mi?
Murat: Evet geldim sana bi bakayım dedim ödevlerin noldu bu arada? Çalıştın mı?
Hasret: (Murata bakar)
Murat: Hasret sakın bana....
Hasret: Çalışmadım.
Murat: Neden?
Hasret: Unuttum.
Murat: Neden böyle yapıyorsun Hasret? ben sana o kadar emek sarfediyorum değil mi!
Hasret: Ne bağırıyon be!
Murat: Hasret son zamanlarda hiç çalışmamaya başladın. Programın gerisinde kalıyorsun. Hareketlerin, tavırların, konuşman herşeyin bizim tarzımıza uymuyor. Eğitim alıyorsun ama en ufak bir gelişme yok!
Hasret: Ben özümden vazgeçmem oca anladın mı! ama senin dediğin gibide olamam.
Murat: Bu gidişle senden vazgeçicem Hasret....(odasına gider)
Hasret:(ağlamaya başlar) Dangoz! çocuk azarlar gibi azarladı gene beni be! gıcık şey avalı! ukala!

(Arda evde oturuyordur. Levent gelir)

Arda: Hoşgeldin Levent. Hayırdır?
Levent: Abi disko...
Arda: Ayy unutmuşum dur üstümü giyiniyim çıkarız.
Levent: Tamam beklerim ben.

(Gece 02:00 civarlarıdır. Murat uyuyordur. Bir sesle uyanır. Hasrete bakar)

Murat: hasret napıyorsun bu saatir?
Hasret: Çalışıyom oca.
Murat: Bu saatte?
Hasret: Evet oca bu saatte. Uyandırdım mı seni? uyuyomuydun?
Murat: Evet.
Hasret: Bağırmaya geldiysen bağır. Alıştım o bağırmalarına.
Murat: Onun için gelmedim merak ettim bu ses ne diye ondan geldim.
Hasret: Kusura bakma.
Murat: Bu kadar çok çalışıyorsun demek...
Hasret: Şindi anladınmı Nakişin niye o kadar mırıldandığını a oca!
Murat:(sesi alçalır) Anladım.(odasına gider)
Hasret: İşte böyle mors olursun Murat oca.


ERTESİ GÜN

Murat ve Hasret kahvaltı yapıyorlardır. Aslı gelir.

Aslı: Afiyet olsun.
Murat: Aslı merhaba.
Aslı: Merhaba. Merhaba Hasret.
Hasret: Meraba.
Aslı: Murat seninle konuşmam gereken bir konu var ama kahvaltını yap öyle konuşalım.
Murat: Hayırdır Aslı noldu önemlimi?
Aslı: Ya önemlimi değilmi ona sen karar ver.
Murat: Meraklandım şimdi.

(Reyhan otururken Levent gelir)

Reyhan: Aa Levent naber?
Levent: İyi canım senden naber?
Reyhan: İyi geçsene içeri.
Levent: Tamam.(oturur) Bişiyler içmeye gidelim mi?
Reyhan: Bilmem olabilir.
Levent: Hadi giyin gidelim. Aslıyıda ararız oda gelir.
Reyhan: Tamam. Giyinip geliyorum 15 dk ya çıkarız.
Levent: Beklerim ben giyin hadi.

(Aslıyla Murat otelin bankalarına otururlar. Hasrette çalılıkların arkasından onları dinliyordur.)

Murat: Dinliyorum Aslı.
Aslı: Ya ben bunu naıl diyeceğimi bilmiyorum ama net konuşucam.
Murat: Tamam ama çok meraklandım şimdi.
Aslı: Tamam. Hani yemekteyken bana birşey mi söyleyeceksin demiştin ya bende sana değiştiğini söylemiştim.
Murat: Evet dedin.
Aslı: Aslında o değildi söylemek istediğim.
Murat: He onu söylemeye geldin.
Aslı: Evet.
Hasret: Ne diyecek acaba?

(Levent ve Reyhan bir kafeye gelirler.)

Reyhan: Ben sıcak çikolata içerim ama kilo yaparsa?
Levent: Ya hergün hergün içmiyorsunki yapsın ayrıca kilo derken sen çok zayıflamışsın. Diyet falan mı yaptın?
Reyhan: Yoo.
Levent: Zayıflama hapı kullandın biliyorum
Reyhan:(telaşlanır) N..nerden çıkardın canım.
Levent: Ciddiyim sandın heralde saçmalama(güler) çok zararlı onlar sağlığına dikkat edersin biliyorum kullanmazsın.
Reyhan(istemeyerek gülümser) ya öyle.

Murat: E hadi Aslı söyle şunu artık.
Aslı: Tamam açık olucam. Biz seninle yıllardır arkadaşız.
Murat: Evet öyle.
Aslı: Sen beni neyin olarak görüyorsun?
Murat: Dostum, arkadaşım, kardeşim, kankim..
Aslı: Bende seni öyle görüyordum.
Murat: Ne demek bu şimdi görüyordum?
Aslı: Ya şey...

Levent: Hadi seç bakalım.
Reyhan: Tamam şundan olsun.
Levent: Bende kahve içerim. Alıp gelirim ben bekle.
Reyhan: Tamam.

(Levent içecekleri almaya gider. Reyhan bu sırada bayılır. Levent görür.)

Levent: Reyhan Reyhan! uyan Reyhan! kendine gel Reyhan! Reyhan! Çekilin arkadaşlar ama ya! (Kucağına alır)

Nesrin: Ethem Murat seni aradı mı?
Ethem: Aramadı hayatım.
Nesrin: Of ya of şu halimize baksana Ethem. Oğlumuz arayacak diye deli divane oluyoruz.
Ethem: Murat şu an bir yanlışın içinde ama meraklanma Murat akıllı biridir. Hasretin ona uygun olmadığını anlayacaktır.
Nesrin: İnşallah dediğin gibi olur Ethem.
Ethem: Olucak Nesrin olucak.


(Levent ve Reyhan hastanededir. Doktor çıkar)

Levent: Doktor bey neden bayıldı noldu?
Doktor: Hanımefendinin kan tahlili sonuçlarını inceledik.
Levent: Eee?
Doktor: Hanımefendinin kanında yüksek dozda zayıflama hapı bulundu. Ani kilo vermeye bağlı bayılma yaşamış. Durumu kötü. önce makineye bağlanıp kanı haplardan temizlenecek ama yoğunbakımda kalması gerekiyor. Geçmiş olsun.
Levent: Zayıflama hapı mı? Of Reyhan naptın sen ya!!

Murat: Aslı kalkıp gidicem şimdi hadi.
Hasret: Adi be adi.
Aslı: Murat ben sana arkadaşlıktan öte duygular besliyorum.
Murat: Ne! nasıl ne demek yani?
Aslı: Murat kendime engel olmaya çalıştım o senin can dostun en yakın arkadaşın dedim kendime. Ama engel olamadım.
Murat: Açık ve net ol Aslı.


Aslı: Murat ben sana aşık oldum. Özür dilerim ama oldum işte....


BÖLÜM SONU....(yorum bekliyorum)

6. Bölüm özeti

Murat, Aslının itirafı karşısında şok olmuştur. Üstelik bunu Hasrette duymuştur. Aslı çok utanmıştır ama sonunda Murata açılmıştır. Reyhansa yoğunbakımdadır. Levent ,Reyhanın zayıflama hapı kullanmasına üzülmüştür ve oda şaşkındır.Murat Leventle telefonda konuşurken Hasret Muratı yakalar. Ve iddiayı kaybetti diye Muratı havuza atlatır. Murat bu olaydan sonra hastalanır. Bakma görevi ise Hasrete düşer. Ama Hasret otele Nesrini çağırır. Hasretle kavga ederler. Aslı ise Muratın kendisine yüz vermemesine sebeb olarak Hasreti görür ve Hasrete plan yapar. Levent ise Reyhanın bir belgesini almak için Reyhanın evine gider ama çok önemli birşey bulur. Geçmişle ilgilidir....

Murat bu durumda ne yapacak?
Aslı'nın Hasrete planı ne? yoksa Hasrete bişiymi yapıcak?
Nesrin Hasreti evden mi kovucak?
Reyhan iyileşekmi yoksa ölecek mi?
Levent Reyhanın evinde ne buldu? Geçmişle ne ilgisi var? Yoksa Selinle alakalı mı?

soruların cevabı senaryomun yeni bölümünde...

haddiiiii çabk yaz bastan şaçma geliyodu ama sonra çok sardı valla:,:d

melek_gönülçelen demiş ki:

haddiiiii çabk yaz bastan şaçma geliyodu ama sonra çok sardı valla:,:d

güzel işdi ben o aslının saçını başını yollarım ha.......

çok güzel olmuş

çok güzel olmuş

6.Bölüm=Gizli Gerçekler

(Murat şoktadır. Konuşamaz ve etrafı bir sessizlik bürür. Ama bu sessizliği Aslı bozar)

Aslı: Birşey söylemeyecek misin?
Murat: Ne söyleyeyim?
Aslı: Ne biliyim bağır çağır, küfür et, bana kız, yada bunu kabullen ve bana karşılık ver.
Murat: Şu hale bak! karşıma geçip bana ilan-ı aşk ediyorsun, ha bide gelip benden karşılık bekliyorsun. Neymiş efendim? aşkına karşılık vermemi istiyorsun!
Aslı: Murat ben...(Murat sözünü keser)
Murat: Açıklama yapma sakın, çünkü açıklanacak birşey yok herşey apaçık ortada!!
Aslı: Ben ne diyeceğimi bilemiyorum...
Murat: Ne zamandır olan birşey bu?
Aslı: Yıllardır...
Murat: Aslı madem bana yıllarıdr aşıksın, neden Selinden nefret etmedin tam aksine onu çok seviyordun. Hep vaktini onunla geçiriyordun. Neden Aslı neden?
Aslı: Ettim Murat. Hemde nasıl ettim biliyor musun? Ona her gittiğinde kalbim acıdı.(gözleri dolar)
Murat: İnanmıyorum. En yakın arkadaşım bana ilan-ı aşk ediyor, sevgilimden nefret ediyor,
du.Artık yok çünkü.
Aslı: Hep...Selinin ölmesini veya ondan uzak durmanı istedim hep bana gel istedim...eğer Selin ölmeseydi...
Murat: Ne? ölmeseydi ne?
Aslı: Onu ben halledicektim...(gözlerinden yaşlar süzülür)
Murat:(Aslıya tokat atar) Yazıklar olsun sana! arkadaşımdın. Kardeşim gibi gördüm seni. Küçük kız kardeşim gibi!
Aslı: Murat özür dilerim. Ama nolur anla beni. Sana Seline aşık olma deseydim kendine engel olabilir miydin ha!!
Murat: Aslı yeter sus artık!!
Aslı: Dur cevap verme senin yerine ben vereyim, olamazdın. Aşkın önüne birşey geçemez anlıyor musun!
Murat: Ben senin gibi değilim Aslı. Aşkın önüne birşey geçemez ama konu en yakın arkadaşın olunca geçmek zorunda! Hele bu kişinin yeni ölmüş bir sevgilisi varken...
Aslı: (Kahkaha atar) Yeni mi? 3 yıl oldu Murat! artık gelmeyecek o anladınmı geri gelmicek! hala onu bekliyorsun sen! gözlerinin önünde yoğunbakımda can verdi o Murat!
Murat: Aslı çık dışarı!
Aslı: Lafı yiyince hemen çık dışarı olduk dimi! Şunu unutma Murat zamanla benim olucaksın! ömrümün sonuna kadar bekliyeceğim seni! Ölüm döşeğinde olsam bile seni beklicem Murat!
Murat: Aslı çık dışarı yeter sus artık çık dedim çık çabuk !
Aslı: Ben...neyse görüşürüz(ağlayarak çıkar. Arabasıyla oradan uzaklaşır.Hasrette odasına kaçar)

(Levent, Reyhanın başucundadır)

Levent: Neden yaptın Reyhan? Zayıflama uğruna değermiydi bütün bunlara?(Hemşire gelir)
Hemşire: Beyfendi ziyaret süreniz doldu. Ayrıca hastanın kontrolleri yapılacak. Yani dışarıda beklemeniz gerekiyor.
Levent: Tamam. Bir gelişme olursa beni haberdar edin.
Hemşire: Tabi beyfendi edeceğiz.(Levent dışarı çıkar. Aslıyı arar)
Aslı: Alo Levent?
Levent: Aslı naber?
Aslı: İyi.
Levent: Ağlıyor musun sen?
Aslı: Yok ağlamıyorum.
Levent: Ağlıyorsun. Hadi anlat noldu gene?
Aslı: Ya Muratla tartıştıkta..
Levent: Neden?
Aslı: Bende anlamadım. Neyse ya onu boşver, sen neden aradın?
Levent: Reyhan....
Aslı: Noldu Reyhana?
Levent: Hastanedeyiz...durumu ağır.
Aslı: Ne! kaza falan mı geçirdiniz!
Levent: Hayır...kanında yüksek dozda zayıflama hapı bulundu...kanı temizleniyor ama durumu iyi değil..
Aslı: Ama bana kullanmıyorum dedi!
Levent: Gizli gizli kullanmış Aslı...
Aslı: Aman tanrım! tamam geliyorum ben hangi hastane?...hıhı tamam hemen geliyorum!!(kapar yönünü hastaneye doğru çevirir.)

(Murat yatağına uzanmıştır. Hasret gelir)

Murat: Hasret noldu?
Hasret: Murat oca...uyuyacak mıydın? raatsız ettiysem...
Murat:(kalkar) Dur dur rahatsız etmedin. Öylesine uzanmıştım. Otur sende şöyle.
Hasret: Ben ödevleri yapmıştımda...
Murat: Bugün vermene gerek yok.
Hasret: Neden?
Murat: Boşver orasını sen verme bugün işte. İyi değilim.
Hasret: Asta mısın?
Murat: Hayır...
Hasret: Dolaşalım mı buralarda?
Murat: Tamam dolaşalım ama sen in ben üstüme daha kalın birşeyler giyip geliyorum. Tamam mı.
Hasret: Tamam gelirsin sen bulursun beni.
Murat: Hıhı.(Hasret çıkar)

(Aslı hastanerye gelmiştir.)

Aslı: İyi mi Reyhan durumu hala aynı mı?
Levent: İyi değil.
Aslı: Of Reyhan ya neden yaptın bunu kızım ya!
Levent: Ben anlamıştım zaten tavırlarından bir gariplik vardı. Ama hap kullandığı aklıma gelmedi işte.
Aslı: Of ya of! umarım iyileşir.
Levent: Umarım. Ardayla konuştun mu?
Aslı: Konuşmadım. Okuldadır ama dersi var bugün.
Levent: Çıkmıştır onada haber verelim.
Aslı: Sen bilirsin.
Levent:(Ardayı arar) Arda?
Arda: Levent naber abicim?
Levent: Kötüyüm..
Arda: Noldu önemli bişiymi?
Levent: Evet...Reyhan...
Arda: Noldu Reyhana?
Levent: Zayıflama hapı kullanıyormuş...hastanedeyiz yoğunbakımda...kanı temizleniyor ama durumu ciddi.Aslı yanımda.
Arda: Hadi be! off ya off! ya Reyhan off be güzelim naptın ya!
Levent: Gelsene buraya.
Arda: Hıhı h..hemen geliyorum hangi hastane?...hhıhı tamam yarım saate ordayım.
Levent: Bekliyoruz abi.(kaparlar.)

(Ethem otele gelir. Murat tam Hasretin yanına inecekken karşılaşırlar)

Murat: Baba?
Ethem: Murat oğlum(sarılır) çok özledim seni...
Murat: Bende ama burda olduğumu nerden öğrendin?
Ethem: Boşver onu sen hadi yemeğe çıkalım.
Murat: İsterdim ama işlerim var baba yarın çıksak?
Ethem: Hmm. Ne işiymiş bu?
Murat: Boşver iş işte.
Ethem: Hasret nerde?
Murat: Dolaşıyor öyle.
Ethem: Tamam işte hadi çıkalım yemeğe içeriz baba-oğul karşılıklı.
Murat: Baba gerçekten işim var hem içemem ben.
Ethem: Neden evde votkaları viskileri götürüyorsun ama.(gülümser)
Murat: Güzel soru neden içmiyorum? içmiyorum çünkü..hah buldum çünkü midem iyi değil.
Ethem: Önemli birşey mi?
Murat: Hayır. Doktora göründüm. Birkaç gün içme dedi.
Ethem: Tamam bende burda seninle durucam. Hasrette gelir. Otururuz.
Murat: Hayır Hasrete görünme!
Ethem: O neden?
Murat: Güzel soru niye görünme...buldum çünkü otele kimse gelmeyecekti yani bizim tanıdıklarımız.
Ethem: Neden?
Murat: Ne güzel sorular soruyorsun babacım...işte buda güzel soru neden...işte cevap geliyooor geldi! çünkü iddiaya girdik.
Ethem: Hahah iddiamı ne iddiası bu böyle?
Murat: Havuza atlamak.
Ethem: Oovv bu soğukta mı?
Murat: Evet onun için(Hasret yaklaşır) Aman allahım! eyvahlar olsun baba git git çabuk çabuk!
Ethem: Oğlum noldu?(hasreti farkeder) Ben hemen gidiyim havuza atlama sakın hasta olma benim yüzümden.(gider)
Murat: Bay bay seni seviyorum baba.(Hasret gelir)
Hasret: Oca gelmedin öyle meraklandım noluyo?
Murat: Yok ya öenmli değil görevli bişi sorduda...
Hasret: Aa. iyi gel adi.
Murat: Tamam gidelim...(giderler)

devamı sonra

tatlım senaryo yazma kabiliyetine hayranım.çok güzel yazmıssın.
teşekküler.

Başlık düzeltilmiştir.
Daha dikkatli ol!!!